İl idarecilerini tenkit etmek

İl idarecilerini 
tenkit etmek

          Gazeteci olarak neden il idarecilerini hiç tenkit etmiyorsunuz?’’ diye çok sayıda eleştiriler alıyoruz. Bunda biraz haklılık payı vardır. Çünkü gazetemizde genellikle yapılan hizmetlere yönelik haberler yayınlanıyor. Elbette ki basın mensubu gördüğü noksanlıkları ve çarpıkları gazeteye taşımalıdır. Bir yerde belli noksanlıklar, haksızlıklar ve yolsuzluklar varsa, bunların başlıca muhatapları mahalli idarecilerdir. Dolayısıyla gazeteciler konuyu araştırıp, elde ettiği maddi delilleri ile birlikte yazmalı ve idareciler de işaret edilen soruna çözüm bulmalıdır.
          Türkiye’nin hiçbir yerinde görülmemiş bir gazetecilik anlayışının hakim olduğu Ardahan’da, bizim daima yapıcı haberlere yer vermemizden rahatsız olunması çok doğaldır. Toplum, gazetecilerin daima il idarecilerini veya kurum amirlerini kınayan haber ile yorumlar yapmalarını bekliyor. Yani, gazeteciler Hakim-Savcı gibi görev yapan, her gelen şikayetler doğrultusunda insanları yargılayan bir kurum olarak görülüyor. Hal bu ki gazetecinin böyle bir hak ve yetkisi yoktur.
          Başka aldığımız bir eleştiride de ilin Valisine ‘’Valimiz’’ diyormuşuz. Bu kelime Vali ile çok samimi olduğumuz anlamına geliyormuş. Aslında Ardahan tarihinde samimi olmadığımız tek Vali sayın Seyfettin Azizoğlu’dur. Buna rağmen ‘’Valimiz’’ kelimesini kullanmamızdan rahatsız olunması anlaşılır gibi değildir. Bu yüzden son günlerde ‘’Valimiz’’ kelimesini kullanmıyoruz. ‘’Valimiz’’ kelimesine karşı eleştiriyi yapanlar muhalefet parti mensubu olsalar biraz hak verilebilir. Bundan iktidar partili bazı şahısların rahatsız olmaları mantıkla bağdaşan bir durum değildir. Çünkü ilin Vali ve Kurum amirini atayan AK Partili Cumhurbaşkanı, Başbakan ve ilgili Bakanlıktır. Eyer idarecilerden her hangi bir memnuniyetsizlik varsa, konu parti organlarında görüşülüp gereği yapılabilir. İdareci ile iktidar mensupları arasındaki çelişkilerin gazetelere taşınması doğru bir yaklaşım değildir.
          Ardahan’da tabi ki her taraf çokta güllük-gülistanlık değildir. Bazı ufak-tefek noksanlık elbette ki vardır. Bunların giderilmesi için öncelikle siyasilerin ve mesleki kuruluş temsilcilerinin devreye girmeleri gerekir. Konu aşılamadığı zamanda bir araya gelinerek, durum basına aktarılmalıdır. Herkesin sus-pus olduğu bir yerde basının kraldan çok kralcı rolüne girip, yalan-yanlış bir şeyler yazması pek faydalı olmaz. Basının görevi öncelikle  haber yazmaktır. Basın ajanlar gibi kurumlara gidip yolsuzlukları ortaya çıkarma yetkisine de fazlaca sahip değildir. Bu işi yapacak Devletin yetkili birimleri vardır. Ayrıca bizim gazeteci camiasında kimsenin düşünemediği bilimsel konuları işleyip, başta idareciler olmak üzere, topluma akıl verecek kapasitede olanların sayısı çok azdır. Ardahan’daki bütün kurum ile kuruluşlar nasıl ki tecrübesiz, kapasitesiz ve yüzde 60 noksan personelle kör-topal hizmet veriyorsa, basının durumu da aynıdır. Yanı birbirimizden farklı bir kapasite ve üstünlüğümüz yoktur. Hanı bizde bir söz vardır, ‘’Tencere yuvarlanmış, kapağını bulmuş’’ diye…  Ardahanlı olarak biz ne kadar kapasiteli  isek, idarecilerimiz de o kadar yeteneklidirler. Zaten aşırı bir farkımız olsa hiçbir konuda anlaşmamız mümkün değildir.
         İşte, azda olsa bazı eleştiriler yaptık. Bu hususta geri kaldığımızı iddia edenler biraz sevinsinler. Bakalım Ardahan’da yazdıklarımızla ne değişecek?

Yasal Uyarı: Yayınlanan haberlerin tüm hakları Ardahan Haber 23 Şubat Gazetesi 'ya aittir. Kaynak gösterilse dahi haberlerin tamamı özel izin alınmadan kullanılmaz. Ancak alıntılanan haberin bir bölümü, alıntılan haberin aktif link verilerek kullanılabilir.
  • KULLANICI ve EDİTÖR GİRİŞİ
  • Facebook veya Twitter hesabınız ile güvenli ve hızlı bağlanabilirsiniz!
  • Gizlilik Sözleşmesi gereği kişisel bilgileriniz üçüncü kişiler ile paylaşılmaz.
  • Facebook ile Giriş Yap  
  • KULLANICI GİRİŞİ
  • Eğer Kayıtlı Kullanıcı Değilseniz KAYIT OL!
  • YORUM YAZ
  • İl idarecilerini tenkit etmek